Haftanın En Sevdiğim Günleri

  Haftanın en sevdiği günleri olur mu insanın? Bilmiyorum ama benim sevdiğim ve beklediğim günler oluyor. Haftalar gün gibi geçiyor ve çok hızlı akıyor zaman. Akan zaman içinde anı yaşamak çok zor olmaya başlasa da beklediğim günlerde güzel vakit geçirmeye çalışıyorum. En azından o gün geçtiğinde daha mutlu oluyorum. Haftanın ilk gününü yani Pazartesi gününü seviyorum ben. Pazartesi sendromu durumu bende yok. Neden seviyorum sorusuna gelecek olursak; haftanın başlangıcını değil bitişinde yapacaklarımı düşünüyorum. Hafta sonlarına mutlaka mutlu olacağım bir şeyler sıkıştırıyorum. Böylece hafta içi de çok çabuk ve sorunsuz geçiyor. Ayrıca pazartesi akşamları genelde halı saha maçımız oluyor. Bende halı maçlarını çok sevdiğim için o günü iple çekiyorum. Bir de söylemeden geçemeyeceğim bir dizi var. "İçerde"

  İçerde dizisi başladığından beri takip ettiğim ve sevdiğim bir diziydi. Senaryosu ve oyunculukları ile beni sardı. Çok önemli bir işim olmadığı sürece mutlaka izlerim. Bazen vaktimi boşa harcadığımı düşünsem de kendimi ödüllendirmek için verdiğim çikolata gibi düşünüyorum. Salı, Çarşamba ve Perşembe günleri eşimle film izlemeyi seviyorum. Bin bir emekle araştırdığım ve büyük bir umutla beklediğim filmleri izlemek ve buradan tanıtmak hoşuma gidiyor. Blog sayfamda yayınladığım tavsiye filmleri okumak istiyorsanız bağlantıya tıklayabilirsiniz. Bu 3 gün içinde mutlaka blogum için bir veya iki yazı yazarım. Taslak olarak 14-15 yazı her zaman olmasına rağmen bir iki tane eksildiğinde sanki blogum ortada kalacakmış gibi hissediyorum. Daha bugüne kadar 10'un altında taslak yazım olmadı mesela. Oluşturduğum taslak yazılar sayesinde bazı günler yazmak istemediğimde hazırdan kullanıyorum.

  Cuma günleri benim için Güldür Güldür Show demekti. Skeçlerini ve yeteneklerini sevdiğim değerli bir kadro. Haftanın stresini ve yorgunluğunu attığım ve eğlendiğim güzel anlar yaşıyorum. Sonrasında blog sayfamla uğraşmıyorsam Beyaz Show izlemeyi severim. Genelde alışkanlık gereği fazla geç saatlere kadar oturmuyorum. Aynı şekilde de ne kadar geç yatsam da sabahın köründe kalkıyorum. Şu yaşıma kadar iki elin parmağını geçmez saat 11:00'da kalkmışlığım. Buradan fazla uyumayı sevmediğimi çıkarıyorum ama emin değilim. Son 2 senedir Muğla'da yaşıyorum ve her hafta sonu plan yapıyoruz belki de onun heyecanı beni kaldırıyordur.

  Cumartesi günlerim %90 dışarıda gezmekle geçer. Hafta içi devamlı evde olduğumuz için (komşu ziyaretleri hariç) cumartesi gününü dışarıda planlıyoruz. Ya kahvaltıyı ya da akşam yemeğini dışarıda yemeyi seviyorum. O gün kendimi sıfırlıyorum ve haftaya başlamak üzere kendimi kodluyorum. Haftanın en sevmediğim günü sanırım pazar. Öncelikle sağlıklı olarak bir güne daha başladığım için şükrederim ama traş olmak ve cumartesi gezdikten sonra evde olmak zor geliyor. Bir de oturduğumuz ilçe küçük ve uzak olduğundan her istediğimizde çıkmak masraflı oluyor. Pazar gecesini sevmesem de pazartesi sabahını severim. En sevdiğim günler Pazartesi, Cuma ve Cumartesi olarak sıralanabilir.

  Bu yazıyı yazarken biraz da kendimden bahsettiğim daha kişisel bir şeyler olsun istedim. Öyle bir hal aldı ki sanki mim yazısı gibi oldu. Bu nedenle yazıyı okuyanların aynı şekilde haftanın günleri ile olan münasebetlerini yazmaları hoş olabilir. Siz hangi günleri daha çok seviyorsunuz? Bir haftanız nasıl geçiyor?

✔ Bu içeriği beğendiyseniz lütfen paylaşın ⤵